Doç. Dr. Timuçin EROL

Perianal Abse

Perianal Abse

Genellikle perianal bölgede şiddetli ağrı, kızarıklık ve şişlik ile ortaya çıkan bir durumdur. Anüsün içerisindeki bezlerden köken alan bu enfeksiyon genellikle anüs çevresi, anal kanalı çevreleyen kaslar arasında yer alsa da yumurtalık ve vajen hatta karın içerisine kadar uzanım gösterebilir. Bu enfeksiyon kaslar arasından ilerleme göstererek cilt altına kadar ilerler. Zaman zaman kendiliğinden açılarak drene olur yani boşalır ancak perianal abse tespit edildiğinde vakit geçirmeden cerrahi müdahale gerekir.

Abse tanısının doğru konulması ve perianal abse kavitesinin (boşluğunun )doğru değerlendirilmesi uygun şekilde drenaj yapılması ve bu boşluğun özenli şekilde temizlenmesi gerekmektedir. Perinanal apselerin doğru haritalandırma ve ameliyat planlanması için zaman zaman ultrasonografi veya Magnetik rezonans ( MR ) gibi radyololojik görüntüleme yöntemlerine ihtiyaç duyulabilir. Abse drenajı sırasında eşlik eden fistül varlığında yapılacak müdahalelerde çok dikkatli olunmalı ve hastanın gaz – gayta kaçırmasına (inkontinans) yol açacak radikal girişimlerde bulunulmamalıdır.

Perianal abse tedavisi, drenaj işlemiyle hızlı bir şekilde ağrının azalmasını sağlar.

Uygulanan antibiyotik tedavisi, enfeksiyonun yayılmasını önleyerek hastanın hızlı bir şekilde iyileşmesini destekler

Perianal Fistül

Perianal fistül anal kanal ile makat çevresindeki cilt arasında oluşan tünel olarak tariflenebilecek anormal bağlantıdır. Genellikle anüs çevresindeki enfeksiyon nedeniyle oluşan abselerin kendiliğinden boşalması veya cerrahi olarak boşaltılması sonrası oluşur. Genellikle anal kanal içerisinde bulunan bezlerden kaynaklanır. Erkelerde daha sık rastlanan bir durumdur. Makat çevresinde ağrı, kızarıklık , şişlik , anal kanal dışında bir bölgeden akıntı, gaz veya gayta gelmesi şeklinde kendini gösterebilir.Perianal abseler dışında inflamatuar barsak hastalıkları , cinsel yolla bulaşan hastalıklar , tüberkülöz , radyoterapi veya bir takım ameliyatlar sonrasında gelişebilir. Perianal fistüller sürekli bir enfeksiyon kaynağı olmasının yanı farklı bölgelere uzanım göstererek tedavinin daha zorlu olacağı bir sürece evrilebilir. Uzun dönemde ısrarlı iltihaba bağlı olarak anal kanser gelişimi de söz konusudur.

Perinal fistül tanısı çoğu zaman fizik muayene ile koyulabilir. Fizik muayene sonucu dış ağız yani cilde açılan bölge çoğu hastada görülür. Ancak iç ağzın görülmesi ve fistülün izlediği yolun yani gaz ve gayta tutmaya yarayan sfinkter adı verilen makat çevresindeki kaslar ile ilişkisinin net olarak ortaya konulması için ise anestezi altında muayene, MR veya Transanal USG gibi yöntemlerin kullanılması gerekebilir.

Çoğu fistülün tedavisi için cerrahi müdahale şarttır. Yapılacak cerrahi müdahale öncesinde fistülün tam ve doğru şekilde haritalandırılması yapılacak müdahalenin başarı şansını arttıracaktır. Fistül çeşidine göre sadece fistül traktusunun kesilerek çıkarılmasından başlayarak birçok farklı teknik ve tedavi söz konusudur. Tanı ve tedavi basamaklarının asıl amacı fistülü ortadan kaldırırken, hastanın gaz veya gayta kaçırmasına neden olabilecek müdahaleleri engellemektir.